13 Ekim 2010 Çarşamba

KURAN’I ANLAMAK

Kuran’ı en iyi kim anlatabilir?

Önemli bir konu.

Ama cevapsız kalmaya mahkûm gibi.

Oysa değil!

xxx xxx xxx

Yaşam, Kuran’ı anlamak için insanlara sayısız fırsatlar sunar.

Servete ve güce tapan muktedirlerin kahrolası hırsları nedeniyle, çoluk çocuğunuzu dünya nimetlerinden yeteri kadar yararlandıramadığınızı mı düşünüyorsunuz?

O halde, siz Kuran’ı anlamaya en yatkın adaylardansınız!

Servete ve güce tapan muktedirlerin kahrolası hırsları nedeniyle merhametin insanlık sahnesinden kovulduğunu, vicdanlardan silinip atıldığını, yürürlükten kaldırıldığını hissediyor; ama bunu düzeltmek için ne yapmak gerektiğini mi bilemiyorsunuz?

O halde, siz Kuran’ı anlamaya en yatkın adaylardansınız!

Servete ve güce tapan kahrolası muktedirlerin o kahrolası hırsları nedeniyle, insanların sınıflara, kastlara, kategorilere ayrıldığını ve bu yolla emeklerinin, alınterlerinin, tüm hayatlarının çalındığını hissediyor; ama bunu düzeltmek için ne yapmak gerektiğini mi bilemiyorsunuz?

O halde, siz Kuran’ı anlamaya en yatkın adaylardansınız!

Servete ve güce tapan kahrolası kodomanların o kahrolası hırslarını uygulamaya koymak için kiraladıkları/satın aldıkları/ruhlarına ipotek koydukları kimi insanların -içlerinde siz olmasanız dahi- kimi insanları ezdiğini, sömürdüğünü, aşağıladığını, insan yerine bile koymadığını hissediyor, buna isyan ediyor; ama bu eşitsizliği gidermek, bu isyanınızı sonuca dönüştürmek, bu kahrolası kodomanlara ve onların kahrolası uşaklarına dur demek için ne yapmak gerektiğini mi bilemiyorsunuz?

O halde, siz Kuran’ı anlamaya en yatkın adaylardansınız!

Dinle minle hiç ilginiz olmadığı halde, sırf insan olduğunuz için bu ahlâksızlığa karşı bir şeyler yapmak istiyor; ama ne yapmak gerektiğini mi bilemiyorsunuz?

O halde, siz Kuran’ı anlamaya en yatkın adaylardansınız!

Komünist, faşist, ateist, kapitalist, bilmemneist, Müslüman, Hristiyan, Musevi… Hiç önemi yok! Mazlumun çektiklerini görüp de zalime karşı, “Nedir ulan bu haksızlık, bu adaletsizlik, bu terbiyesizlik!” diye bağırıp çağırmak istiyor; ama bunu hangi yolla yapacağınızı mı bilemiyorsunuz?

O halde, siz Kuran’ı anlamaya en yatkın adaylardansınız!

Kadın veya erkek, ne değişir ki; “insan” mısınız?

O halde, siz Kuran’ı anlamaya en yatkın adaylardansınız!

Arasıra gökyüzüne, tabiata, hayvanlara, bitkilere bakıp da Yaratıcı’nın gerçekten ne kadar büyük olduğunu düşünüyor; mistik bir ürpertiyle tüm bunları yaratan Güç’ü aklınızdan geçiriyor; ama O’na nasıl daha çok yaklaşabileceğinizi mi bilemiyorsunuz?

O halde, siz Kuran’ı anlamaya en yatkın adaylardansınız!

xxx xxx xxx

Tamam da, yukarıdaki soru hâlâ cevaplanmış değil:

Kuran’ı en iyi kim anlatabilir?

xxx xxx xxx

Acizane tespitim, Kuran’ı en iyi Kuran’ın anlatabileceğidir.

Kuran’ı en iyi anlatabilecek şey, Kuran’ın kendisidir…

xxx xxx xxx

Kuran’ı anlamak için Arapça bilmek şart mıdır?

Asla!

Keşke bilinse, çok daha iyi olur tabii; ama asla şart değildir.

Kapitalizmi, Adam Smith’i anlamak için İngilizce, Gaelce veya İskoçça mı öğreniyoruz!

xxx xxx xxx

Yaşar Nuri öztürk.

R.İhsan Eliaçık.

Muhammed Esed.

Muhammed Hamidullah.

İşte size dört farklı bilgin, dört farklı karakter, dört farklı bakış açısı…

Hepsinin meali Türkçe.

xxx xxx xxx

Ne diyor Kuran:

“Onu toplamak ve okumak bize düşer. O halde biz onu okuduğumuzda, sen onun okunuşunu izle. Sonra onu açıklamak da bizim işimiz olacaktır.” (Kıyamet 17-19)

“Sonra onu açıklamak da bizim işimiz olacaktır.”

xxx xxx xxx

Arapça öğrenmek herkes için kolay değil, bu bir uzmanlık alanı; üstelik bugünkü Arapçayı bilmek de yetmiyor; kelimelerin, isimlerin, kavramların Kuran’ın indiği tarihlerdeki anlamlarını, “bazen” ayetlerin iniş nedenini bilmek gerekiyor.

Allah razı olsun; bilginler Türkçe’ye çevirmişler işte.

Türkçe okuma yazma biliyor musunuz; tamamdır bu iş…

xxx xxx xxx

Tefsir okumak fena mı yani!

Fena olur mu! Bu işin meraklısı bunu yapıyor zaten, yetmiyor, yetmiş tane de kitap okuyor; ama şart değil. (Zaman yok; kahrolası muktedirlerin kahrolası güç ve servet hırsları nedeniyle o kadar çok çalışıyoruz ki, hiçbir şeye zaman kalmıyor. Bir de buna kapitalizmin “zaman harcatmadaki ustalığı”nı ekleyin: Alış veriş, yozlaşmış siyaset, televizyon, sinema, futbol, cep telefonu, internet… (Bakın bana kızdınız hemen; ben bile kendime kızdım.)

Ahmet efendi bunu demiş, Hüseyin efendi şunu eklemiş, Nizamettin efendi şöyle söylemiş…

Zaten bir şeyi karmaşıklaştırmak uzmanların işi değil mi!

Onlar kendi aralarında tartışsınlar. (Bu iyi bir şeydir.)

Boşverin.

Kuran söylesin size…

Çok açık söyleyecek.

Anlayacaksınız, emin olun…

xxx xxx xxx

“E, bazı ayetler anlaşılamıyor…”

Zamanı gelmemiştir, merak etmeyin; anlaşılması gerektiğinde anlaşılır.

Ne diyor:

“Bir Kitaptır ki bu, ayetleri önce muhkem kılınmış, sonra ayrıntılaştırılıp açıklanmış.” (Hûd, 1)

Ayrıntılaştırılıp açıklanmış…

Bunu kendisi söylüyor!

xxx xxx xxx

“Bakın, Allah rızık bakımından kiminizi kiminizden zengin kıldı. Oysa zenginler mallarını ‘arada fark kalmaz, eşit hale geliriz’ diye yanındakilerle paylaşmıyorlar. Allah’ın nimetini mi inkâr ediyor bunlar!” (Nahl/Balarası, 71)

“Allah’ın nimetini mi inkâr ediyor bunlar!”

Ben çok kolay anladım.

Ya siz?

xxx xxx xxx

Okuyun; bana hak vereceksiniz dostlarım.

Şu hazrete, bu mazrete mahkûm değiliz.

Allah bize kafidir, emin olun.

Bunu da kendisi söylüyor çünkü… (Zümer, 36)

xxx xxx xxx

Son bir uyarı:

İsyankâr olursunuz!

Muktedir kuktedir dinlemez, bütün zalimleri karşınıza alırsınız!

Sonra kızarlar size.

Benden söylemesi…

xxx xxx xxx

“Merhamet” sevgili dostlarım, “merhamet”…

Bu Kitap böyle başlıyor işte!

Tüm dünya dillerinde bundan daha kutsal bir kelime var mı?

Merhamet…

Bu Kitap böyle başlıyor işte…

Fakir fukaranın, ezilmişin, yoksulun, boynu büküğün, isyankârın, vicdan ve merhamet sahibi herkesin Kitabı…

Hadi benim kuşağıma, bizim kültürümüze hitap eden sözlerle bitirelim bu çalışmayı:

Diğer tüm muhteşem “göstergelerin/ayetlerin” yanısıra…

“Delikanlılığın, yiğitliğin, erkekliğin/kadınlığın” kanununu yazan Kitap!

Kabadayılığın!..

Biz bu Kitaba boşuna mı aşık olduk be!..

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder